Google, AI’nın bize yardımcı olacağı yeni yolları ortaya çıkardı. Orman yangınlarını takip etmekten 1.000 dili desteklemeye kadar tüm ayrıntıları burada öğrenin.
Yapay zeka ve uygulamaları söz konusu olduğunda, Google bu alanda liderdir. Şirket bugün, AI teknolojilerinin hayatımızı kolaylaştırabileceği üç yeni yolu açıkladı. Google’ın yeni yapay zeka teknolojileri, selleri tahmin etmekten içerik oluşturuculara yardım etmeye kadar, yaşam biçimimizi değiştirecek.
AI ile 1.000 dil desteği
Bugün dünya çapında 7.000’den fazla dil konuşuluyor, ancak yalnızca birkaçı çevrimiçi olarak temsil ediliyor. Google, bugün yeni 1000 Dil Girişimi’ni duyurduğu için bunu değiştirmeyi planlıyor. Bu, arama motoru devinin dünyanın en çok konuşulan 1.000 dilini destekleyecek bir AI modeli oluşturmaya yönelik iddialı araştırma projesidir.
Bu da Google’ın geliştirdiği Evrensel Konuşma Modeli sayesinde mümkün olacak. AI modeli halihazırda 400’den fazla dilde eğitilmiştir – bugün bir konuşma modelinde görülen en geniş dil kapsamı – ve Google yakın gelecekte daha da fazlasını dahil etmeyi planlıyor. Google bunu kullanarak YouTube, GBoard ve Translate gibi ürünlerini iyileştirmeyi ve insanların alakalı bilgileri ana dillerinde bulmasını kolaylaştırmayı planlıyor.
Orman yangınlarını izleme, selleri tahmin etme ve daha fazlası
Google, 1.000 dili desteklemenin yanı sıra yapay zekasını iklim değişikliğinin etkilerini ele almak için kullanacağını söylüyor. Kullanım durumlarından biri, orman yangınlarını gerçek zamanlı olarak izlemektir. Google’ın yapay zeka sistemi, uydu görüntülerini kullanarak yalnızca orman yangınlarını belirleyip izlemekle kalmıyor, aynı zamanda nasıl gelişip yayılacağını da tahmin edebiliyor. Sistem şu anda Avustralya, ABD, Kanada ve Meksika’da yayında. Halihazırda 30’dan fazla büyük orman yangını olayının önlenmesine yardımcı oldu.
Aynı AI ve uydu görüntüsü tekniklerini kullanan Google, sellerin meydana gelebileceği alanları da tahmin edebiliyor. Sistem zaten aktif ve Google Arama ve Haritalar’ı kullanarak 23 milyon kişiye 115 milyondan fazla sel uyarısı bildirimi göndererek sayısız hayatın kurtarılmasına yardımcı oldu. Google bugün sel izlemeyi 18 yeni ülkeye genişlettiğini duyurdu. Ayrıca şirket, taşkınların ne zaman ve nerede meydana gelebileceğini gösteren FloodHub adlı yeni bir taşkın izleme panosunu da duyurdu.
Şirket ayrıca yapay zeka sayesinde sağlık sektöründe ilerleme kaydettiğini de ekliyor. Şirket, çıktıları okuyabilen ve analiz edebilen ve ebeveynlere hamileliğin erken döneminde sorunları belirlemeleri için ihtiyaç duydukları bilgileri sağlayabilen düşük maliyetli ultrason cihazları üzerinde çalışıyor. Şirket ayrıca akıllı telefonların solunum ve kalp atış hızlarını tespit etmek için nasıl kullanılabileceğini araştırıyor.
Yaratıcılara ve sanatçılara AI ile yardımcı olma
DALL-E gibi metinden görüntüye oluşturucular interneti kasıp kavurdu. Birçok kullanıcı ve içerik oluşturucu, yalnızca doğal dil açıklamalarından dijital görüntüler oluşturmak için bu açık kaynaklı araca güveniyor. Google, araştırmacılarının da bir süredir bu konu üzerinde çalıştığını ve şirketin artık sadece yüksek kaliteli görseller üretmekle kalmayıp aynı zamanda 3D görüntüler ve videolar da.
Şirket, metinden görüntüye oluşturucusunun yakında “AI Test Kitchen Season 2” aracılığıyla test için hazır olacağını söylüyor. Şirket, “‘City Dreamer’ ile temalı şehirler ve ‘Wobble’ ile hareket edebilen, dans edebilen ve zıplayabilen tasarım dostu canavar karakterlerle metin istemlerini kullanarak inşa edebileceksiniz” diyor. Görüntü ve video araçlarına ek olarak Google, ses oluşturma araçlarında “önemli ilerleme kaydettiğini” söylüyor.
AI’yı sorumlu bir şekilde kullanma
Google’ın AI geliştirmeleri ve araçları, önemli, gerçek dünya sorunlarının çözülmesine yardımcı oldu, ancak bu tür teknolojilerin geliştirilmesi her zaman risklerle birlikte gelir. Şirket, bu riskleri uzak tutmak için bir dizi Yapay Zeka İlkesini uygulamaya koydu. Şirket, “Yapay zekayı doğru hale getirmenin, yalnızca araştırmacıları değil, alan uzmanlarını, geliştiricileri, topluluk üyelerini, işletmeleri, hükümetleri ve vatandaşları da içeren kolektif bir çaba olması gerekiyor” diyor.
